Akşam Gazetesi
 

“Türk tekstilinin, girişimcinin, şirketlerin dönüşüm yaratması için zamana ihtiyacı var. Eğer tekstil sektörünü bir anda gözden çıkarırsak, bu sektörü diğer rakip ülkelere altın tepside sunmuş oluruz. Oysa bizim bu sektöre daha çok ihtiyacımız var.” Bu sözler, Denizli’de kurulu Cafer Sadık Abalıoğlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Abalıoğlu’na ait. Abalıoğlu, Anadolu’da, kurumsallaşma ve profesyonelleşmede yıllar önce önemli adımlar atmış, başarılı olmuş ender gruplardan biri. Grubun, tekstile yaklaşımları da global gerçekler çerçevesinde. Bu nedenle Ali Abalıoğlu’nun değerlendirmeleri önemli.

 

Tekstilde dönüşüm şart

 

Abalıoğlu, öncelikle tekstilde dönüşümün şart olduğunu söylüyor. “Temel ürün” yelpazesinde, özellikle Uzakdoğu ülkeleriyle rekabet etmenin çok zorlaştığına dikkat çekiyor. Ali Abalıoğlu, “Bazı ürünlerde, onların seviyesine inmek mümkün değil” diyor. Ancak dikkat çektiği en önemli nokta, Türk tekstil sektörünün, dönüşümü için zamana ihtiyaç olduğu. Abalıoğlu, “Bugün rekabet şartlarımız adil değil. Öncelikle global anlamda kabul edilebilir seviyelere gelmemiz gerekli. Örneğin, enerji fiyatlarımızı dünya ortalamalarına çekmemiz zorunlu. Bu noktadan sonra, rekabet şartlarımızı, rekabet edilebilir ürünlerimizi belirleyebiliriz.”

 

Almanya örneğine dikkat

 

Ali Abalıoğlu, Türkiye için özellikle istihdam açısından, tekstilin vazgeçilmezliğine dikkat çekerken, şöyle konuşuyor: “Bir dönem Almanya gibi gelişmiş ülkeler tekstil sektöründen çıkış kararı aldılar. Sanayinin daha katma değerli alanlarına doğru yöneldiler. Tekstil sektörünü ise başka ülkelere kaydırdılar. İşte o dönemde lojistik olarak yakınlarında duran Türkiye bu boşluğu doldurdu. Ancak onların, istihdam gibi bir sorunları yoktu. Sanayide dönüşümü tamamlamışlardı. Türkiye aynı noktada değil, tekstilden hemen vazgeçemeyiz. Tekstilde şirketlerin, girişimcilerin dönüşüm yapabilmesi için, zamana ihtiyaç var”.

 

İşte Abalıoğlu burada hükümetin bir stratejisi olmamasını eleştiriyor. 10-15 yılı bulabilecek böyle bir dönüşüm sürecinin, hükümetin yönlendirmeleriyle sağlanması ve desteklenmesi gerektiğini vurguluyor.

 
Müşteri kaybetmeyelim
 

Ali Abalıoğlu’na siz bu dönüşüm için neler yapıyorsunuz? diye sorduğumda, Mısır’da, Özbekistan’da girişim hazırlıkları olduğundan bahsetti. Abalıoğlu, “Bugün ürettiğimiz bazı ürünleri Türkiye’de üretmek artık kârlı olmaktan çıkıyor. O nedenle, Türkiye’de ürün yelpazemizi değiştirmeye çalışıyoruz. Fakat mevcut ürünlerimizin de bir talebi var. Müşterilerimize grup olarak hizmet vermeye devam etmek istiyoruz. Kaybetmek istemiyoruz. Bu ürün gruplarını Mısır, Özbekistan gibi ülkelerde üreterek, müşterimizin bizden mal almaya devam etmesini sağlamaya çalışıyoruz” diyor. Hükümetin bir sanayi stratejisi olmaması işte reel sektörün her alanında böyle “sıcak” sorunlara neden oluyor. Bu sorunları gidermek için “mikro” çözümler üretmeye çalışmak gerekiyor.